Ünlüler

Hande Yener


Makbule Hande Özyener (d. 12 Ocak 1973), bilinen sahne adıyla Hande Yener, Türk şarkıcı ve söz yazarı. Ses getiren bir çıkış yaptığı yıllardan itibaren sık sık çıkardığı albümlerle Türk pop müziğinde kendine yer edindi. Müziğinin yanı sıra kıyafetleri ve sık değiştirdiği saç rengiyle adından bahsettirdi. Zaman zaman müzikal tarzında da değişiklikler yaptı, pop müzikten elektronik müziğe geçtiği dönemde yaptığı "bakkal müziği" tanımlaması yüzünden çeşitli tartışmaların içinde yer aldı. Kariyerindeki adımları ve kişiliği birçok kez incelenerek yorumlandı, bazen "Türk Madonna" ve "Türk Pop Müziğinin Kraliçesi" şeklinde anıldı. Bunun bir sonucu olarak onuncu stüdyo albümüne Kraliçe (2012) adını verdi.

Kadıköy, İstanbul'da doğan Hande Yener, ortaokul eğitimi sonrasında ailesi konservatuvara gitmesine izin vermeyince Erenköy Kız Lisesi'ne başladı ancak bu okulu ikinci sınıfta terk ederek evlendi. Küçük yaşlarından beri hayalini kurduğu şarkıcılığı yapmak için Sezen Aksu'ya ulaşmaya çalıştı ve tezgâhtarlık yaptığı mağazaya gelen Hülya Avşar aracılığıyla Aksu'yla tanıştı. Aksu'nun yanında bir dönem geri vokallik yaptıktan sonra Altan Çetin ile çalışarak hazırladığı ilk stüdyo albümü Senden İbaret'i 2000 yılında yayımladı. Bu albümün ardından MÜ-YAP sertifikalı Sen Yoluna... Ben Yoluma... (2002), Aşk Kadın Ruhundan Anlamıyor (2004) ve Apayrı (2006) dahil olmak üzere çeşitli başarılar yakalayarak 2000'lerin en iyileri arasında gösterilen albümler hazırlayıp satışa sundu. "Yalanın Batsın", "Sen Yoluna... Ben Yoluma...", "Acele Etme", "Kırmızı", "Kelepçe", "Aşkın Ateşi", "Kim Bilebilir Aşkı", "Romeo", "Sopa", "Bodrum", "Ya Ya Ya Ya" ve "Alt Dudak" gibi birçok şarkısı hit olma başarısı gösterdi.

Yener, hayranı olduğu ve birçok yerde övgüyle bahsettiği Madonna başta olmak üzere birçok isimden etkilendi. İmajı, klipleri ve performansları Madonna'nın da aralarında bulunduğu çeşitli kişilerle benzer bulunarak sıkça karşılaştırıldı. Uzun yıllar dinlenebilecek albümler yapmayı istediğini ve müziğini güncel tutma çabası içinde olduğunu ifade etti. Türkiye'de 2000'li yıllarda tek bir albümü bir milyondan fazla satan az sayıdaki şarkıcıdan biri olarak kayıtlara geçti. 2013 yılında YouTube'da en çok izlenen Türk şarkıcı oldu. LGBT topluluğu tarafından bir gey ikonu olarak görülen Yener, 2008'de Kraliçe Fabrika'da filminde de gey ikonu bir karakterle konuk oyuncu olarak yer aldı. Bugüne kadar dört Altın Kelebek Ödülü ve üç Kral TV Video Müzik Ödülü dahil olmak üzere çok sayıda ödül kazandı.

Hayatı ve kariyeri

1973-99: İlk yılları ve kariyer başlangıcı

"Müzik yapamayacağımı düşünüyordum. O yüzden yuva kurayım dedim. Evliliğim için bir buhran geçirmeye başladım. Ben niye mutsuzum diye bir soru sormaya başladım kendime. Mağazada çalışmayı seviyordum ama enerjimi kesmiyordu hiçbir şey. Ben daha fazla şey yapmalıyım, bu enerji bende böyle kalmamalı diye hep huzursuz oluyordum. Eve döndüğüm zaman mutsuz bir insan olmaya başladım. O zamanki eşimle, oğlumun babasıyla, konuştum. Normal karşıladı, 'yap' dedi."

—Yener'in üne kavuşmadan önceki durumu hakkında söyledikleri.[2]

Makbule Hande Özyener, 12 Ocak 1973'te İstanbul'un Kadıköy ilçesinde Bahariyeli bir ailenin kızı olarak dünyaya geldi.[3][4][5] Yıldız Yazıcı ile Erol Özyener (1934 - 30 Aralık 2012) çiftinin iki kız çocuğundan küçük olanıydı ve ablasıyla arasında beş yaş fark vardı.[3][6] Adlarından biri olan Makbule, aynı zamanda babaannesinin adıydı.[7] Ekonomik açıdan orta hâlli bir ailesi vardı. Annesi Yıldız, ev hanımıydı. Babası Erol ise bir dönem profesyonel olarak futbolculuk yapmış ve Ford Otosan'da çalışmıştı.[8][9] Erenköy'de büyüyen Hande'nin şarkıcı olma isteği çocukken başladı, ortaokuldan sonra konservatuvara gitmeyi çok istedi; ancak ailesinin buna izin vermemesiyle Erenköy Kız Lisesi'ne başladı. Liseyi ikinci sınıfta bıraktı, lisedeki durumundan "Vatandaşlık dersi öğretmeni bana kafayı takmıştı, üstüne bir de edebiyattan çaktım, imtihanlara bile girmedim. Müzik notlarım hep 10'du." sözleriyle bahsetti.[3] Babasının alkole olan düşkünlüğü yüzünden anne ve babasının kendisi 17 yaşındayken boşandığını belirten Yener, "büyük acılar çektiğini" ifade etti. Gümrük komisyoncusu Uğur Kulaçoğlu ile 1990'da Fatih'te evlendi.[10][11][12] Aynı yıl oğlu Çağın doğdu.[13] Erken yaşta evlenmesi yüzünden, yaşı ilerledikçe eşi Uğur ile çeşitli konularda çatışmaya başladı. Bu yüzden 1994'te eşinden boşandı.[12]

Bu dönemde şan hocası Erdem Siyavuşgil'e gitti ve ondan solist olabilme yeteneğinin olduğunu duydu. Bunun üzerine hep örnek aldığı Sezen Aksu'ya ulaşma çabalarını artırarak şan dersi almaya başladı. Suadiye'deki Mudo mağazasında tezgâhtarlık yaparken buradan ayrılarak ünlü sanatçıların sık sık uğradığını bildiği Ali AltaModa mağazasında, "buraya gelen ünlülere sesini dinleterek Aksu'ya ulaşmak" amacıyla çalışmaya başladı. Aksu'nun telefon numarasını bularak her gün geri vokallik için bir not bıraktı, ancak yine de Aksu'yla iletişime geçemedi. Nilüfer, Şehrazat ve Sertab Erener dahil olmak üzere çalıştığı mağazaya gelen birçok şarkıcı, kendisinin Aksu'ya ulaşma isteğini cevapsız bıraktı. Daha sonradan mağazaya gelen Hülya Avşar, şarkıcı olma konusunda umudunu kestiği bir anda Hande'yi dinleyerek onun için Aksu'dan randevu alacağını söyledi. Nisan 1993'te Avşar aracılığıyla Aksu ile görüşmesi sağlandı ve kısa bir süre sonra Aksu'nun yanında çalışmaya başladı.[2][3] Şarkıcıya iki yıl geri vokallik ve asistanlık yaptı. Barlarda çalışmak için Aksu'nun yanından ayrılarak yedi yıl boyunca Türkiye'nin çeşitli yerlerinde sahneye çıktı. Albüm hazırlamak isteyince tekrar Aksu'nun yanına dönerek albüm çalışmalarına başladı. Aksu'nun tavsiyesi üzerine DMC ile anlaşma imzaladı.[14]

2000-03: Senden İbaret ve Sen Yoluna... Ben Yoluma...

Hande Yener'in ilk stüdyo albümü Senden İbaret, Ercan Saatçi yapımcılığında 31 Mayıs 2000'de DMC tarafından yayımlandı.[15] Böylece Yener, DMC şirketi tarafından tanıtılan ilk kadın vokal oldu.[16] Bir yıllık çalışmalar sonucunda tamamlanan albümün neredeyse tamamında Altan Çetin tarafından yazılan şarkılar yer alırken Yener, albümdeki tarzını "ne batı ne de arabesk, Türkçe pop" olarak tanımlamıştı.[16][17] Altan Çetin ile çalıştığı için çıkış yapar yapmaz daha önceden Çetin ile yaptığı şarkılarla tanınan İzel'in "tahtına oturacağı" iddia edildi.[18] İddialara, İzel'den farklı olduğunu söyleyerek yanıt verdi.[19] Senden İbaret'in çıkış şarkısı "Yalanın Batsın", aynı zamanda albümün ilk klibi olarak yayımlandı. Bir hit olan şarkı, 2000 yazının çok tutan şarkılarından biri oldu ve müzik listelerinde zirveye yerleşti.[3][20][21] Hande Yener, çıkışına gösterilen ilgiye kendisinin bile şaşırdığını "Başarılı olacağıma inanıyordum. Ancak her şeyin bu kadar hızlı gelişmesi beni hem çok şaşırttı, hem de çok sevindirdi." sözleriyle anlattı.[22] Hürriyet, Yener'in büyük bir çıkış yaptığını ve müzik piyasasında o yılın en parlayan ismi olarak görüldüğünü yazdı.[23] "Yalanın Batsın"ın ardından albümdeki "Bunun Adı Ayrılık" ve "Yoksa Mani" şarkılarına da klip çekildi. Yener, "Bunun Adı Ayrılık" klibi çekilirken donma tehlikesi geçirdi.[24] 2000 yılında Altın Kelebek Ödülleri'nden En İyi Çıkış Yapan Sanatçı ödülünü kazandı, "Yalanın Batsın"ın klibine ise Candan Erçetin'in "Elbette" klibiyle birlikte En İyi Klip ödülü verildi.[25] Altın Kelebek'in yanı sıra Akademik Bakış dergisinin düzenlediği ödüllerden ve 2001 Kral TV Video Müzik Ödülleri'nden de En İyi Çıkış Yapan Kadın Sanatçı ödülünü aldı.[26][27] Magazin Gazetecileri Derneği tarafından ise Umut Veren Kadın Şarkıcı olarak seçildi.[28] Yener, Jandarma Genel Komutanlığı Bandosu ile Türk pop müziği sanatçıları tarafından hazırlanıp 2000'in sonunda yayımlanan Türk Marşları albümünde, "Biz Atatürk Gençleriyiz" marşını seslendirdi.[29] 2001'de çıkardığı Extra adlı çalışmasında Senden İbaret'teki bazı şarkıların yeni versiyonlarına yer verdi.[30] Öte yandan aynı dönem, Show TV'de yayınlanan Dadı dizisinin bir bölümünde konuk oyuncu olarak yer aldı.[31]

Hande Yener, ikinci stüdyo albümünün hazırlıklarının başladığından Şubat 2001'de söz etti.[32] İkinci albümü Sen Yoluna... Ben Yoluma...'yı 2002 yılında Erol Köse Production etiketiyle yayımladı. Albüm için radyocu Michael Kuyucu, ilk çalışmasında "mükemmel bir çıkış yapan Yener'in, aynı başarıyı tekrar gösterdiği" yorumunu yaptı.[33] Milliyet'ten Naim Dilmener ise "büyük bir gürültüyle" piyasaya sürülen albümün "Türk popundaki belli başlı kadın şarkıcıların bir araya getirildiği karışık bir albüm gibi durduğunu" yazdı.[34] "Sen Yoluna... Ben Yoluma..." hitinin yanı sıra, "Şansın Bol Olsun", "Evlilik Sandalı" ve "Küs" şarkıları albümün klip çekilen parçaları oldu. Türk müzik birliği MÜ-YAP, 1 milyondan fazla kopya satması nedeniyle albüme platin sertifika verdi.[35][36] 2003 Kral TV Video Müzik Ödülleri'nde Hande Yener, En İyi Pop Kadın Sanatçı kategorisinde, Sen Yoluna... Ben Yoluma... En Çok Satan Albüm kategorisinde ödül kazandı.[35] Magazin Gazetecileri Derneği ise "Sen Yoluna... Ben Yoluma..." şarkısını Yılın Şarkısı seçti.[37] Bunların yanı sıra Hande Yener, Haziran 2002'de Filli Boya'nın reklamlarında oynadı[38] ve Temmuz'da magazin programı Pazar Keyfi'nin bir bölümünde konuk sunuculuk yaptı.[39] Bir yıl sonra ise, 2003'ün Mart ile Haziran ayları arasında, Star TV'de yayınlanan kendi programı Hande Yener Show'u sundu.[40][41]

2004-06: Aşk Kadın Ruhundan Anlamıyor ve Apayrı

Hande Yener, kayıtlarını Hamburg ve İstanbul'da yaptığı üçüncü stüdyo albümü Aşk Kadın Ruhundan Anlamıyor'u Temmuz 2004'te Erol Köse Production etiketiyle piyasaya sürdü. Bu albümde daha profesyonelleştiğini söyledi ve "Ben tamamen duygularımla, ruhen, dinleyici olarak şarkıları gitar eşliğinde dinliyorum. Kendim etkilenirsem tamam diyorum. Yani, 'Bu tutar mı, kaç satar?' gibi detaylar yoktur kafamda. Hande Yener'in albümünü hazırlıyormuşuz gibi bir psikoloji içinde de olmuyorum. Ekip aynı, çok yoğun çalışıldı, herkes en değer verdiği, en önemli şarkılarını ortaya koydu. Yaptıkları bütün şarkılar çok başarılı ve her biri hit kalitesinde, klasik olabilecek şarkılardı. Sadece benimle örtüşen şarkılarını bana verdiler." sözleriyle yapım aşamasından bahsetti.[42][43] Albüm başarılı bulunarak olumlu eleştirildi.[44] Albümdeki "Acele Etme", "Kırmızı" ve "Acı Veriyor" hitlerinin kliplerinin gösterime girmesinin ardından "Armağan", "Hoşgeldiniz" ve "Bu Yüzden" şarkılarına çekilen video klipler de yayımlandı.[45] "Acele Etme", "Kırmızı" ve "Acı Veriyor" hitleri birçok radyonun müzik listesinde bir numara oldu.[46] Aşk Kadın Ruhundan Anlamıyor, 2004 yılı içinde 400 bin kopya satarak MÜ-YAP'tan altın sertifika aldı.[47] İstanbul FM de düzenlediği ödüllerde albümü Altın Albüm ödülüne layık gördü.[35] 20-21 Ağustos 2005'te Yener, İtalyan dansçı ve yönetmen Luca Tommassini tarafından hazırlanan bir şov eşliğinde Rumeli Hisarı'nda konser verdi.[48]

Sanat için üretilen ve Yener'in sesine uyumlu bir şekilde hazırlanan şarkıları içeren dördüncü Hande Yener stüdyo albümü Apayrı, Erol Köse Production tarafından Ocak 2006'da yayımlandı.[49] Yener, albümden alternatif bir pop albümü olarak bahsetti ve albümdeki değişimiyle ilgili şunları söyledi: "Bazı insanlar değişim yapmaktan rahatsız olur, hoşlanmaz ya da gerek duymaz. Ama bana göre benim mesleğim değişim gerekliliği gösteren bir iş. Teknoloji ilerledikçe sound'lar o kadar hızla değişiyor ki, kendimi bu değişimin içinde görmek vazgeçilmezim oldu. Bunu uygulamamak beni, çoğu kişinin de yaşadığı kaosa sokacak gibi hissediyorum. Bugüne kadar yaptığım her albümümün arkasındayım ama onların benzerlerini yaparak gelişmem mümkün değil. Bugüne kadar yaptığım albüm ve klipler, önce şaşırttı sonra kabul gördü."[50][51] Bazı eleştirmenlerce Yener'in kariyerinin dönüm noktası olarak nitelendirilen ve önceki albümleriyle karşılaştırıldığında Avrupai bir havasının olduğu belirtilen albümdeki şarkılarda pop müziğin yanı sıra house, R&B, rock gibi farklı tarzlar da yer bulmuştu.[49][52] Müzik eleştirmenlerinden bazıları Yener'in tarz değişikliğini olumsuz eleştirdi, bazıları ise başarılı buldu.[53] Hürriyet'ten Tolga Akyıldız, albümün tamamıyla batı dans altyapılarının üzerine kurulu olduğu söyledi.[52] "Kelepçe", "Aşkın Ateşi" ve "Kim Bilebilir Aşkı" albümde yer alan ve klipleri yayımlanan şarkılardı. Apayrı, 2006 yılı içinde 165 bin kopya satış yaparak MÜ-YAP'tan altın sertifika aldı.[54] 2007 Powertürk Müzik Ödülleri'nden En İyi Albüm kategorisinde ödül aldı.[35] NTV tarafından Aşk Kadın Ruhundan Anlamıyor ile birlikte 2000'li yılların en iyi Türkçe albümlerinden biri olarak gösterildi.[55] Eylül 2006'da Apayrı'nın başka bir boyutu olarak tanımlanan ve elektronik altyapılara yer veren Hande Maxi EP'si piyasaya sürüldü.[50] Çalışmadaki "Biraz Özgürlük" şarkısına çekilen video klip, 2007 Kral TV Video Müzik Ödülleri'nde En İyi Klip kategorisinde aday gösterildi.[56]

2007-09: Nasıl Delirdim?, Hipnoz ve Hayrola?

2007 Eurovision Şarkı Yarışması sonrasında TRT komitesinin, Erol Köse'yi arayarak Yener'in 2008 Eurovision Şarkı Yarışması'nda Türkiye adına yarışmaya sıcak bakıp bakmadığını sorduğu ve kendisinin yarışmaya katılmaya sıcak baktığı açıklandı.[57] Bir süre sonra TRT tarafından yapılan açıklamayla yarışma için kimseye teklif götürülmediği duyuruldu.[58] Bunun üzerine Yener'in yapımcısı Erol Köse yaptığı basın açıklamasında, TRT yapımcılarından şarkıcının Eurovision'a katılması için ön teklif aldığını fakat aceleci davranılarak katılım açıklaması erkenden yapıldığı için TRT'den yalanlama geldiğini söyledi. Köse, bu durumdan sonra Eurovision için yapılan gayriresmî teklifi reddetmiş olduklarını ekledi.[59]

Mayıs 2007'de Hande Yener'in beşinci stüdyo albümü Nasıl Delirdim? satışa sunuldu. Şarkıcı daha çıkmadan 72 bin ön sipariş alan bu albümle birlikte elektronik müzik tarzına geçiş yaptı.[60] Poptan elektroniğe yaptığı geçiş bazı olumsuz eleştiriler topladı.[61][62] Eleştirilere "Herkesi memnun etmek çok zor, hatta mümkün değil. Herkesi memnun edecek bir iş yapmak doğru da değil. Öncelikle kendinizi memnun etmeniz ve müzik kalitenizi konuşturmanız lazım. Anında üretilip tüketilen bir şey yapmak bana pek cazip gelmiyor." şeklinde bir cevap verdi.[61] Müzik sitesi Gerçek Pop albüme 5 üzerinden 5 notunu verdi, müzik eleştirmenleri albüm için olumlu eleştirilerini sundular.[63][64] Sezen Aksu tarafından yazılıp bestelenen "Kibir (Yanmam Lazım)" şarkısı albümün çıkış şarkısı ve ilk klibi oldu. Ardından Yener'in o sıralar sevgilisi olan Kadir Doğulu için yazıp klibinde Doğulu'nun da yer aldığı "Romeo" şarkısına da klip çekildi.[57] Bu iki şarkı liste başarıları yakalayarak birer hit oldu.[65][66] Nasıl Delirdim?, önceki iki Hande Yener stüdyo albümü gibi NTV tarafından 2000'lerin en iyi Türkçe albümlerinden biri olarak gösterildi.[55] İstanbul FM, düzenlediği ödüllerde En İyi Pop Kadın Albüm kategorisinde albümü ödüllendirdi.[35]

 
Yener, 2009 yılında Marmaris'te konser verirken.

2007 yılında Yener, yaptığı "bakkal müziği" tanımlaması yüzünden çeşitli şarkıcılarla tartışmalar içine girdi. İlk başta Demet Akalın ile bir tartışması başladı, Yener'in söylediği "Ben Batı müziği yapıyorum, bu yüzden fantezi müzikle uğraşanlarla zaten rakip olamam. Demet'in yaptığı iş tarzım değil." sözlerine Akalın'ın "Beni beğenmiyorsa neden benim yetişemediğim işlere gidiyor. Yoğunluktan dolayı yetişemediğim ya da kabul etmediğim işleri kendisi kaptı." cevabını vermesiyle tartışma ilerledi.[67] Yener, kişilik haklarına saldırdığı gerekçesiyle Akalın'a 50 bin tutarında manevi tazminat davası açtı ancak mahkeme sonucunda sözlerin hakaret içermediği kararlaştırıldı.[68] Aynı yıl, Serdar Ortaç'ın "Ne Hande, ne Mustafa (Sandal)! Yazın en iyisi Bengü." şeklinde bir açıklama yapması üzerine Yener, "Ne ticari, ne de anlaşılmayacak bir müzik yapıyorum. Her albüm çıkaran röportajlarında benimle ilgili laf söylüyor. Bakkal tarzı müzik yapanlarla kıyaslanmak istemiyorum." sözlerini söyledi.[69] Yener'in bakkal müziği tanımlamasına Akalın, Bengü ve Ortaç dahil olmak üzere çeşitli kişilerden cevaplarla birlikte tepkiler geldi.[70][71][72] Bengü, Yener'in açıklamalarını yanlış buldu ve "En popüler şarkılar kendi tabiri ile bakkalsa, en bakkal şarkıları kendisi söylemiştir. Ben Hande Yener'i takdir ederek dinliyorum." cevabını verdi.[73] İstanbul Bakkallar Odası da Yener'e tartışma nedeniyle tepki gösterdi ancak şarkıcı, yaptığı tanımlamanın müzikle ilgili olduğunu ve bakkalları aşağılama amacı gütmediğini söyledi.[74] Akalın, yaptıkları atışmalar sonucunda Yener'e açtığı davayı kazanması sonucunda Yener'den 10 bin tazminat aldı.[75] Ortaç ise Yener'e "Ben 18 yaşında Marmaris'te DJ'lik yaparken o günün piyasanın hitlerine bakkal şarkılar derdik. Ben eğer bakkal yapıyorsam bununla gurur duyarım. Bakkal toplumun her köşesine hitap eden müzik türüne denir." cevabını verdi.[76] Hürriyet, bakkal müziği tanımlamasını 2007'nin özlü sözleri arasına koydu.[77]

2008'in başında Hande Yener, Kemal Doğulu'nun "1 Yerde" single'ının yapımcılığını üstlenip şarkıda Doğulu'ya eşlik etti ve Nasıl Delirdim?'in son klibi "Yalan Olmasın"ı yayımladı.[78] Ayrıca Show TV'de yayınlanan magazin programı Pazar Keyfi'nin bir bölümünü sundu.[79] Mayıs 2008'de altıncı stüdyo albümü Hipnoz'u Erol Köse Production etiketiyle yayımladı. Albüm 40 bin kopya sattı.[80] Aynı sıralarda Kadir Doğulu ile birlikte adını Türkçe Pop Alternatifi sözcüklerinin baş harflerinden alan TPA Production adlı yapım şirketini kurdu.[81] Hipnoz albümündeki şarkıların neredeyse tamamının sözlerini kendisi yazdı. Müzik eleştirmenleri, albüme olumlu ve olumsuz karışık eleştiriler sunarak albümün şarkıcının poptan uzaklaştıkça üstüne gelen piyasaya bir tepki olarak doğduğunu yazdı.[82] Albümle aynı adı taşıyan çıkış şarkısının klibi yayımlandıktan sonra, televizyonlarda gösteriminin RTÜK tarafından yasaklandığına dair haberler çıktı.[83] Yener, haberlerin doğru olmadığını, klibinin yasaklanmadığını belirtti ve haberleri komplo olarak nitelendirdi.[84] Ancak yine de çıkan haberlerden sonra müzik kanalları klibi göstermeyi durdurdu.[85] İlerleyen tarihlerde, RTÜK'ten alınan bir belge ile klibe yayın yasağı uygulanmadığı ortaya çıktı.[86] Bu süreç öncesinde ve sonrasında Yener'in yapım şirketine karşı olan enerjisi düştü ve şirketten ayrılmak istedi. Yaşanan anlaşmazlıklar sonucunda şirketle olan albüm sözleşmesini tazminat ödeyerek feshetti, böylece Erol Köse Production'dan tartışmalı bir biçimde ayrıldı.[87][88]

1 Kasım 2008'de Hande Yener, Avrupa Müzik ile iki albümlük bir sözleşme imzaladı.[89] Mart 2009'da, yedinci stüdyo albümü Hayrola?'yı bu şirket aracılığıyla yayımladı. Yedi şarkının sözlerini tek başına yazdığı albümde yorumculuk tarzını değiştirdi ve sesinin kulağa daha insan tonunda geldiğini ifade etti.[90] Teoman, "Arsız" şarkısında kendisine eşlik etti. Müzik eleştirmenleri albümü kaliteli bir elektronik müzik albümü olarak değerlendirdi, Hipnoz'dan daha başarılı buldu ancak "Romeo" hiti kadar başarılı olabilecek bir şarkıya sahip olmadığınını belirtti.[91] MÜ-YAP verilerine göre albüm Haziran 2009'a kadar 37 bin kopya sattı.[92] Albüme adını veren çıkış şarkısı, Türkiye Resmî Listesi'nde üç numaraya kadar yükseldi ve klibi Kemal Doğulu tarafından yönetilerek gösterime girdi.[93] Albümün ikinci klibinin çekilmesi, Yener ve Avrupa Müzik arasında sorunlar çıkmasına sebep oldu. Yener, albüme ikinci klibin çekilmediği gerekçesiyle şirkete ihtarname çekti ve sözleşmesini tek taraflı olarak feshetti.[94] Şarkıcının sözleşmeyi feshetmesi üzerine Avrupa Müzik tarafından kendisine $10 bin maddi ve 50 bin manevi tazminat davası açıldı.[89] Dava sonucunda mahkeme, Yener'in şirketten aldığı 20 bin tutarındaki parayı faiziyle birlikte ödemesine karar verdi.[95] 2009 yılı sonunda Yener, tekrar pop müzik yapacağını açıkladı.[96] Aynı sıralarda, kendisine domuz gribi teşhisi konduğunu, hatta yaşadığı ölüm korkusu yüzünden geriye bırakmak için bir şarkı hazırladığını ancak durumunun iyiye gittiğini duyurdu.[97]

2010-13: Hande'ye Neler Oluyor?, Teşekkürler ve Kraliçe

Hande Yener'in 2009 sonunda tekrar pop müzik yapacağını açıklaması çeşitli nedenlere bağlandı. Hürriyet'ten Sadi Tirak, dönüşün sebebini şarkıcının kulvarında devrim yapamayacağını anlamasına bağladı.[98] Çeşitli haberlerde ise elektronik müziğe geçtikten sonra konserlerinde düşüş yaşaması ve albümlerinin satmaması nedeniyle pop müziğe geri dönüş yaptığı iddia edildi.[99] Ancak Yener bu iddiaların, para kazanmayı amaçlayan yapımcıları tarafından, değişik bir tarzı denediği için kendisini cezalandırmak amacıyla ortaya atıldığını söyledi. Pop müziğe geri dönmesini değişiklik yapmayı sevmesiyle, elektronik albüm yapmaya enerjisinin kalmamasıyla açıkladı.[100][101] Nisan 2010'da hem dinlemelik hem de kulüplerde çalmalık bir çalışma olarak tanımladığı sekizinci stüdyo albümü Hande'ye Neler Oluyor?'u Poll Production etiketiyle yayımladı.[100] Albümün tamamı Sinan Akçıl tarafından yazılan şarkılardan oluştu. Müzik eleştirmenleri, albümde Yener'in tam anlamıyla eski tarzına dönmediğinden bahsettiler, olumlu ve olumsuz karışık eleştiriler sundular.[66][102] Albüm tanıtımları kapsamında Mayıs 2010'da Okan Bayülgen'in Medya Kralı programına çıkan Yener, canlı yayınlanan programı terk etti. Daha sonradan ise bunun sebebini "şarkı söyleme sırasının bir türlü kendisine gelmemesi" olarak açıkladı.[103] Çıktığı yıl içinde 80 bin kopya satan Hande'ye Neler Oluyor?'dan "Sopa" ve "Bodrum" hitleri çıktı.[104] Türkiye Resmî Listesi'nde "Sopa" 4 numaraya, "Bodrum" 1 numaraya yükseldi.[105] Albümün ilk klibi için "Sopa" ve "Yasak Aşk" şarkıları tek bir klipte birleştirildi. Bu klipten sonra "Bodrum" ve "Çöp" şarkılarının klipleri de yayımlandı. İstanbul FM, "Bodrum"a En İyi Söz, Şarkı, Beste ödülünü verdi.[35] "Çöp" ise 2011 Kral Müzik Ödülleri'nde En İyi Beste kategorisinde aday gösterildi.[106] Eylül 2010'da, Hande'ye Neler Oluyor?'daki bazı şarkıların remikslerinden oluşan ve "Uzaylı" şarkısını barındıran remiks albümü Hande'yle Yaz Bitmez piyasaya sürüldü. "Uzaylı", Türkiye Resmî Listesi'nde üç numaraya kadar yükseldi.[107] Aralıkta Yener, Star TV dizisi Geniş Aile'nin 2011 yılbaşı için özel hazırlanan bölümüne konuk oldu.[108]

 
2012 yılında Dortmund'da verdiği konser sırasında Hande Yener.

Nisan 2011'de Hande Yener, Sinan Akçıl'ın Kalp Sesi albümündeki "Atma" ve "Söndürülmez İstanbul" şarkılarında Akçıl ile düet yaptı. Haziran 2011'deki 38. Altın Kelebek Ödülleri'nde Yılın Türk Pop Müziği Kadın Solisti ödülünü aldıktan sonra "Bana Anlat" şarkısını seslendirdi.[109] Şarkının dahil olduğu dokuzuncu stüdyo albümü Teşekkürler'i Eylül 2011'de Poll Production etiketiyle yayımladı. "11 Yılın Özeti" olarak tanımladığı albümünün çok pop bir tarzının olduğunu söyledi.[110] Teşekkürler, Yener'in daha önceki projelerinde yaptığı arayış, deneme ve vazgeçişlerin bir sonucu olarak ortaya çıktı.[111] Albümdeki tüm şarkıları Sinan Akçıl yazdı ve neredeyse tamamının bestesini tek başına yaptı. Müzik eleştirmenleri Teşekkürler'i eleştirirken ikiye bölündü, albümün zorlama olduğu ve Yener'in tek bir müzisyene takılıp kaldığı yazıldı.[36] "Bana Anlat", "Unutulmuyor", "Teşekkürler", "Havaalanı" ve "Dön Bana" şarkıları albümün klip çekilen şarkıları oldu. Albüme adını veren "Teşekkürler" şarkısında Yener'e Akçıl eşlik etti. MÜ-YAP verilerine göre albüm, yayımlandığı yıl içinde 59 bin kopya sattı.[112]

2012 yılının başlarında Hande Yener, daha önceden tartışmalar yaşadığı Demet Akalın ile birlikte Morhipo reklamlarında oynadı. Reklamlarda, tanıtılan kıyafetlerle ilgili fırsatlara ulaşabilmek için Akalın'la mücadeleye girişti ve birbirlerini yerde sürüklediler.[113] Nisan 2012'de, Ünlü grubuna ait "Rüya" şarkısını Seksendört ile birlikte yeniden seslendirerek yayımladı. Haziran'da ise Seksendört ile beraber Rüya adlı remiks albümünü satışa sundu. "Rüya" şarkısı, 2013 Türkiye Müzik Ödülleri'nde En İyi Düet kategorisinde aday gösterildi, Pal FM tarafından düzenlenen ödüllerden En İyi Cover kategorisinde ödül aldı.[114][115] Şarkıcı, Eylül'de Orhan Gencebay'ın altmışıncı sanat yılını kutlamak amacıyla hazırlanan Orhan Gencebay ile Bir Ömür albümünde yer alan "Kaderimin Oyunu" şarkısını seslendirdi. Onuncu stüdyo albümü Kraliçe'yi 12 Aralık 2012'de yayımladı. Bir kez daha albümün tamamı Sinan Akçıl tarafından yazılan şarkılardan oluştu. Müzik eleştirmenleri albüm için Yener'i olumsuz bir şekilde eleştirerek şarkıcının eski iyi çalışmalarını tekrar yapabileceğine inandıklarını belirttiler.[98][116] Çıkış şarkısı "Hasta", Türkiye Resmî Listesi'nde iki numaraya kadar yükseldi ve klibi, albümün ilk klibi olarak gösterime girdi.[117] Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi Akademi Ödülleri'nde Yılın En İyi Albümü kategorisinde, Siyaset Dergisi Ödülleri'nde ise Yılın Albümü kategorisinde ödül kazanan Kraliçe, 79 bin kopya sattı.[118][119][120] Yener, albümün tanıtımlarını babası Erol Özyener'in 30 Aralık 2012'de kalp krizinden hayatını kaybetmesi nedeniyle yarıda kesti ve yaklaşık iki ay boyunca hiçbir yerde sahne almadı.[121][122]

Mart 2013'te Ukraynalı dans grubu Kazaky, İstanbul'da verdikleri konsere Yener'i özel bir video ile davet etti. Yener, davet üzerine konsere gitti ve Kazaky'yi kulislerinde ziyaret etti.[123] Mayıs 2013'te, Berksan tarafından yazılan "Ya Ya Ya Ya" şarkısını dinleyicisiyle buluşturdu, şarkıyı ve remikslerini daha sonradan Kraliçe albümündeki şarkılarla birlikte iki disk hâlinde Kraliçe + Ya Ya Ya Ya adıyla satışa sundu. "Ya Ya Ya Ya" yayımlandığı hafta Türkiye Resmî Listesi'nde en hızlı yükselen eser oldu, 280. sıradayken ilk 25 sıralama içine yükseldi ve haftalarca müzik listelerinde kaldı.[45][124] Türkiye'de 2013 yılında en çok indirilen şarkılar sıralamasında dokuzuncu sırada yer aldı ve YouTube verilerine göre yine 2013 yılında ülkenin sitede en çok tıkladığı çalışma oldu.[125][126] 2014 Türkiye Müzik Ödülleri'nden En İyi Single ödülünü, 4. Pal FM Müzik Ödülleri'nde En İyi Şarkı ve En İyi Video Klip ödüllerini aldı.[127][128] Kasım 2013'te Yener, Volga Tamöz ile iş birliğine gittiği "Biri Var" single'ını Deezer'ın Türkiye'de yayın hayatına başlamasının kutlandığı partide tanıttı.[129] Bunların yanı sıra, 5 Ekim-17 Kasım 2013 arasında atv'de yayınlanan, 16 hafta sürmesi planlanan ancak düşük reytingler yüzünden erken final yapan Veliaht adlı yarışma programının jüri koltuğunda oturdu.[130] En iyi şarkılarından oluşan greatest hits albümlerinden ilki Poll Production tarafından Kasım 2013'te, ikincisi Erol Köse Production tarafından daha önceden duyulmayan şarkılar eşliğinde Ocak 2014'te yayımlandı.

2014-günümüz: Mükemmel

 
Yener, 2014 yılında Harbiye'de sahnedeyken.

Hande Yener'in on birinci stüdyo albümü Mükemmel, Mehmet Erdem ile düet yapılan "Unutanlar Gibi" şarkısı eşliğinde Poll Production tarafından iki disk hâlinde 2 Haziran 2014'te piyasaya sürüldü. Albümün MusicTopTR Resmî Listesi'nde iki numaraya kadar yükselen çıkış parçası "Alt Dudak" için şarkıcı, Altan Çetin ile yıllar sonra ilk kez iş birliği yaptı.[131][132] Müzik eleştirmenleri, albümde Yener'in farklı bir yenilenme havası içinde olduğunu belirterek çalışmayı olumlu bir şekilde eleştirdiler. Çalışmayı 2014'ün en iyi Türkçe albümü olarak gösterenler de oldu.[133] Yener, 12 Haziran'da Arkadaşım Hoşgeldin programının sezon finaline Juliet rolüyle konuk oldu.[134] Üç aylık bir hazırlık sürecinin ardından 25 Ağustos'ta Harbiye'deki Cemil Topuzlu Açıkhava Tiyatrosu'nda ilk kez konser verdi, sahnesinde Berksan ve Mehmet Erdem'in yanı sıra David Vendetta da yer aldı.[135] Bu konserden elde edilen görüntüler, 2014'te Türkiye'nin Google'da en çok aradığı dördüncü şarkı olan ve MusicTopTR Resmî Listesi'nde üç numaraya kadar ilerleyen "Naber" şarkısının klibinde kullanıldı.[136][137]

Eylül 2014'te Yener, "Haberi Var mı?" single'ında Berksan'a eşlik etti. Yonca Evcimik, "Haberi Var mı?"nın kendisine ait "Yallah Sevgilim"in bir kopyası olarak ortaya çıktığını iddia etti. Bu iddiaya Yener, Evcimik'in "Burası İstanbul" şarkısının çalıntı olduğunu belirterek cevap verdi ve şarkının dahil olduğu 15. (2014) albümü için "Full albüm arak." ifadesini kullandı. Evcimik bu açıklamayı hakaret kabul ederek Yener'e dava açtı. Oluşturulan iddianamede Yener'in 2,5 yıla kadar hapsi istendi.[138] Hürriyet'ten Onur Baştürk, konunun polemik yaratacak bir yanının olmadığını belirterek iki şarkının da Özbek besteci Talib Kuliev'in bir bestesinin izin alınarak kullanılmasıyla ortaya çıktığını ve doğal olarak bestelerinin aynı olduğunu yazdı.[139]

Şubat 2015'te Yener, 73 yaşındaki annesi Yıldız Yazıcı'nın hastanede yatması sebebiyle pek çok gününü hastanede geçirdi ve konser tekliflerini reddetti.[140] 6 Mart'ta, daha önceden 2014'ün sonunda konuk jürilik yaptığı moda yarışması Bu Tarz Benim'in İşte Benim Stilim adıyla yayınlanan ikinci sezonunda konuk jürilik yaptı.[141][142] 9 Mart'ta yayımlanan Volga Tamöz albümü No. 2'deki "Sebastian" ve "Eve Nasıl Geldim" şarkılarını seslendirdi. "Sebastian", MusicTopTR Resmî Listesi'nde üst üste üç hafta bir numarada yer aldı.[143] 2014'ü 170 konser vererek geçiren Yener, Türkiye'nin yanı sıra Almanya, Avusturya, Azerbaycan, Belçika, Hollanda, Kuzey Kıbrıs ve Özbekistan'daki konserleri kapsayan Sebastian 2015 Tour'u 13 Mart 2015'te başlattı.[144] 27 Nisan'da, "Haberi Var mı?" şarkısını ve Tamöz'ün albümünde seslendirdiği iki şarkıyı Mükemmel albümüyle birleştirerek üç disk hâlinde Sebastian + Mükemmel adıyla piyasaya sürdü. Ayrıca ilerleyen aylarda Yalıkavak, Bodrum'da bir plaj açacacağını ve bu plajda kendisine ait Sebastian adlı gece kulübünü işleteceğini duyurdu.[145] Mayıs'ın sonunda, Ahmet Ümit'in Kukla (2002) romanından uyarlanacak olan sinema filminde rol alacağını doğruladı.[146]

Sanatı

Müzikal tarz

Hande Yener'in müzikal tarzı, kariyerindeki adımları ve kişiliği birçok eleştirmen tarafından incelenerek yorumlandı. Şarkıcı, uzun yıllar boyunca keyifle dinlenecek albümler yapmak istemektedir, sık sık albüm çıkararak müziğini güncel tutma çabası içindedir ve zaman zaman albümlerinde müzikal anlamda tarz değişikliği yapmaktadır.[147][148] Başta pop müzik ve elektronik müzik olmak üzere, çeşitli müzik tarzlarında şarkılar yapmıştır. Sesinin türü dramatik sopranodur.[3] Hürriyet'te yazan Naim Dilmener tarafından "2000'li yılların en heyecan verici seslerinden biri" olarak değerlendirilmektedir.[149] Çıkışından kısa süre sonra sevilen bir sanatçı hâline gelmesi, Best FM'den Mine Ayman'a göre, sesinin ve albümündeki şarkıların güzel olması sayesinde gerçekleşti.[66] İlk albümleri ile Türkiye'de disko pop akımını başlattığı öne sürüldü.[150][151]

Şarkıcı, pop olan müzikal tarzını Apayrı albümüyle birlikte değiştirmeye başladı. Albümde dans, house, rock ve R&B gibi tarzlara rastlandı.[52][61][152] Yener, albümde Madonna, Kylie Minogue ve Robbie Williams gibi şarkıcıların 1980'lerde kendisini besleyen müziklerinin gölgesinin olduğunu söyledi.[147] Ayrıca Apayrı'nın müzikseverler için yeni bir trendin başlangıcı olduğunu ifade etti.[152] Nasıl Delirdim? albümüyle elektronik müzik tarzını benimsemesini "Dünya oraya gidiyor. Güzel kayıt, güzel ses oradan geliyor. Çok sesli bir müzik, doğal olarak da algı açan bir tarz. Yıllardır bu tarzı dinliyordum. Bazı şeylerin farkındaydım. Cesaret ettim sadece. Elektronik müzikte sonsuz bir özgürlük var. Artık eline gitar alıp da beste yapma devri bitti. O tarz tıkandı. Kendini keşfedip bir yolculuğa çıkmak ve bunun kabul görmesi çok güzel bir şey." sözleriyle anlattı.[57] Hipnoz ve Hayrola? albümlerinde de elektronik müzik yapmaya devam etti, bu albümleri birer deney olarak nitelendirdi.[153] Akşam gazetesi yazarı Mehmet Özdoğan, Nasıl Delirdim? ve Hipnoz albümlerindeki şarkıların Madonna'nın 2005 çıkışlı Confessions on a Dance Floor albümündeki şarkılarla arasında açık ve net benzerlikler bulunduğunu kaydetti.[154]

Hipnoz albümünde tarzını tekrar ettiğine dair kendisine sorulan bir soruya Yener, "Asla! Tekrara düşmek en nefret ettiğim şey. Eğer hazıra konan bir tip olsaydım, şu anki Hande olamazdım. Bu çalıştığım kişilere karşı duyulan bir ön yargı aslında. Hep aynı kişiyle çalışıyor, aynı şeyi yapacak diye düşünüyorlar." şeklinde cevap verdi.[90] Eski tarzını yeni tarzıyla birleştirdiği Hande'ye Neler Oluyor? albümünde tekrar pop müzik yapmaya başladı.[66] Tekrar pop müzik yapmasıyla ilgili olarak yeni bir elektronik albüm yapmaya enerjisinin olmadığını belirtti ve "Ben yarın rock albümü de yapabilirim. Evet, bir dönem poptan zevk almadım ve elektronik müzik yaptım. Çünkü üreten kişiler de mükemmel şarkılar yapmıyordu. 'Kırmızı'dan sonra gelen şarkılar yavandı. Üç tane elektronik müzik albümü yaptım. Müzikte o kadar yenilik olurken ben 'Sana kırmızı çok yakışıyor.' demeye devam edemezdim. O zaman canım elektronik yapmak istedi, sonra popu özledim. Yarın belki elektrorock, belki akustik albüm yaparım. Belli mi olur? Biz her şeyi yapabilmeliyiz, buna izin vermeli insanlar." sözlerini söyledi.[101] Mükemmel albümünde, 1980'lerin ritimleriyle günümüzün ritimlerini birleştiren şarkılara elektronik altyapılar eşliğinde yer verdi.[133]

Yener, albümlerinde başta Altan Çetin, Alper Narman, Fettah Can ve Sinan Akçıl olmak üzere pek çok söz yazarı ve besteciyle çalıştı. Bunun yanı sıra birçok şarkısının sözlerini de kendisi yazdı. Ancak erkekler tarafından yazılan şarkıları daha iyi taşıdığını belirtti.[111] "Basmakalıp pop" anlayışını değiştirdiğini ve "popüler kültüre felsefe katıp onu derin bir hâle getirmeye çalıştığını" söyledi.[155] Güçlü kadın imajı taşıyan pek çok şarkı seslendirdi.[156] Gazete Habertürk'ten Sırma Karasu'ya göre Yener, "Şansın Bol Olsun" şarkısında geçen "Ayrılığım seni yakmadı mı, yüzün kızarmış canın acımadı mı, ayrılık ilacın olmadı mı, son sözü söyledim koymadı mı?" sözleriyle, ilişkiyi "nefret ederek bitirme modasının müjdesini" verdi.[157] Aşk Kadın Ruhundan Anlamıyor'da aşk ile olan kavgayı anlatırken Apayrı'da cool sözlere ve rahatlatan daha olgun hislere yer verdi.[43][147] Nasıl Delirdim?; heyecan, gerginlik, kaybetme korkusu, mutlu olunca ayağın yerden kesilmesi durumu ve paranoya gibi aşkın insanda yarattığı etkileri içerdi.[57] Hipnoz albümünün felsefesi Yener tarafından oluşturuldu ve konsepti "hayatta her an her şey olabilir" düşüncesini barındırdı.[158] Hayrola? ise yepyeni bir enerjiyle doğdu ve Yener, gizli saklı kalmış hissettiği her şeyi bu albümde anlattı.[159]

Etkilendikleri

Yener, hayranı olduğu Madonna'dan (solda) ve vokalistliğini yaptığı Sezen Aksu'dan (sağda) etkilendi.   Yener, hayranı olduğu Madonna'dan (solda) ve vokalistliğini yaptığı Sezen Aksu'dan (sağda) etkilendi.
Yener, hayranı olduğu Madonna'dan (solda) ve vokalistliğini yaptığı Sezen Aksu'dan (sağda) etkilendi.

Hande Yener, kariyerini şekillendirirken çeşitli kişilerin bazı özelliklerinden etkilendiğini belirtti. Ün kazanmadan önce Sezen Aksu'yu örnek alışından "Hep Sezen Aksu'yu taklit ederdim, özellikle 'Sen Ağlama' ve 'Hadi Bakalım' şarkıları dilimden düşmezdi. Onunla tanışıp yanında çalışarak müzik dünyasına girebilmek için tamamıyla çıldırmış bir vaziyetteydim." sözleriyle bahsetti.[3] İlk stüdyo albümündeki şarkıları anlatırken "Jennifer Lopez hayranı olduğum için albümümde onun parçaları gibi hızlı, insanın içini kıpır kıpır edecek şarkılar yer alıyor." sözlerini kullanarak Lopez'e olan hayranlığını ifade etti.[17]

Sen Yoluna... Ben Yoluma... albümündeki yorum tarzı başta Aksu olmak üzere çeşitli şarkıcılara benzetildi, Aşk Kadın Ruhundan Anlamıyor'u çıkardığında kendisinden "geleceğin Ajda Pekkan'ı" olarak bahsedildi ve bu albümdeki yorum tarzı Aksu'nun yanı sıra Pekkan'la da karşılaştırıldı.[33][160][161] Karşılaştırmalara cevap olarak bu iki şarkıcının kendisini etkilediğini belirti ve "Ben yıllarca yabancı müzik dinledim. Türkçe müzik dinlemeye Ajda Pekkan ve Sezen Aksu dinleyerek başladım. Onları o kadar çok sevmişim ki, şarkıcılık yapmak istedim. Etkileri kesin var üzerimde bunu kabul ediyorum." dedi.[43]

2004 yılında, insanların kendisinden bıkmasını istemediğini ve insanların bir kişiyi yıllarca dinlemesi için Madonna gibi olmak gerektiğini söyledi.[42] Madonna'ya büyük bir hayranlık beslediğini, onun sahne enerjisinden etkilendiğini ve kendisini cesaretlendirdiğini ifade etti.[90][100][101] MTV Türkiye'ye verdiği bir demeçte kendisine sorulan "Seninle ilgili yorumlarda, bir şekilde Madonna ismi telaffuz ediliyor. Gerçekten senin için Madonna gibi olmak bir hedef mi?" sorusuna "İlk albümümde Sezen Aksu'ya benzetiyorlardı. Tabii ki idolüm Madonna. Kaldı ki Madonna gibi bir dünya starını örnek almak çok normal. Keşke onun gibi büyük bir teknolojiye ve güce sahip olabilsem ama mümkün değil. Ama inanın böyle bir şey olsa dahi kendi tarzımda bir şeyler yapardım. Ondan etkilendiğim şey sahne enerjisi." cevabını verdi.[162] Avrupa'da çıkan Starstyle dergisi, 2006 yılının en iyilerini sıraladığı listesinde Yener'den "Türk Madonna" diye bahsetti.[163] 2007 yılında Demet Akalın, Ebru Destan ve Serdar Ortaç tarafından "Çakma Madonna" olarak nitelendirildi. Nitelendirme sonucunda bu kişilerle tartışmalara girdi.[72][164][165] 2009'da Madonna'ya olan hayranlığıyla ilgili sorularla tekrar karşılaştı ve "O dünyanın yaşayan tek starı. Birçok sanatçının belgeselini, konserlerini izliyor; gözlemliyorum. Hepsinde gördüğüm şey, çalışmak ve kendini bu işe adamak. Ben de 'Yapamam, edemem.' dediğim şeyleri bir kenara bıraktım, 'Yapacaksın, yapmalısın. Bu işi istiyorsan donanımlı olmalısın.' demeye başladım. Madonna'nın enerjisini kullanması çok dikkatimi çekiyor. Ben de konser beklentisinin ötesinde bir şey vermeye çalışıyorum. Tabii ki kimse onun gibi olamaz. Ama en azından yükselmemi sağlayacak şifreleri görüyorum." şeklinde bir açıklama yaptı.[166] Bunların yanı sıra Bülent Ersoy'un da idolleri arasında olduğunu söyledi.[167]

İmajı

Çeşitli platformlar ve hayranları Hande Yener'i "Türk Pop Müziğinin Kraliçesi" olarak anmaktadır,[168] hatta Yener'in sol bileğinde Kasım 2012'den bu yana bir kraliçe tacı dövmesi bulunmaktadır.[169] Yener, onuncu stüdyo albümü Kraliçe'ye adını veren şarkının yapımında hayranlarının kendisini bu şekilde anmasının etkili olduğunu belirtti.[170] Ancak kendisinin unvanı hakkında çeşitli görüşler ve eleştiriler vardır. Bugün gazetesinden Bilal Özcan, Kraliçe albümü çıktıktan sonra Yener'in taç takarak çektirdiği albüm fotoğraflarıyla bu unvanı alamayacağını belirterek Yener'i "Kafaya taç takmakla kraliçe mi olunuyor? Hem, insan kendi kendine 'kraliçe' der mi? [...] Halk Sezen Aksu'ya, 'Türk Pop Müziği'nin Kraliçesi' unvanını layık gördü, çünkü o sesiyle, yorumuyla, şarkılarıyla bunu hak etti. Peki Hande Yener, diğerlerinden farklı ne yaptı? Albümleri Sezen Aksu gibi milyonlar mı sattı? Önemli olan insanın kafasına taktığı taç değil ki!" sözleriyle eleştirdi.[171]

 
Yener, sahnede sık sık giydiği mayolarla da basının ilgisini çekti.

Hande Yener, giydiği ilginç kıyafetlerle ve sık değiştirdiği saç rengiyle haberlerde yer almakta, sosyal medyada gündem olmaktadır.[99][172][173] Değişmeyi seven şarkıcı, değişimin ve dinleyiciyi şaşırtmanın kendisi için çok önemli olduğunu belirtti.[51] Sahnede giydiği şort ve mayolarla basının dikkatini çekti.[174][175] Hemen hemen her albümünde farklı bir imajla dinleyicisinin karşısına çıktı.[176] Moda konusunda dünyayı ve dünya yıldızlarını takip ettiğinden bahsetti.[177] 2008 yılında müzik eleştirmeni Naim Dilmener, Yener'in elektronik müzik tarzı çevresinde gelişen ve Marilyn Manson'a benzetilen imajıyla ilgili olarak "Robotvari görüntüsü en hafif deyimle kötü. Dünyayı Kurtaran Adam filminde karşıma çıksa yadırgamam." sözlerini söyledi.[4][178] 2009 yılındaki imajında, 1950'li ve 1960'lı yıllarda moda olan pin-up modelleri en belirgin kaynak olarak göze çarptı.[179] Yener'in uzun yıllar moda danışmanı olan Kemal Doğulu, şarkıcıya yeni bir imaj yaratmak için dergileri karıştırıp moda şovlarını takip ettiğini ve yenilikleri müzik ile tarza göre uyguladığını söyledi.[180]

Hande Yener giyimi dahil olmak üzere klipleri ve imajı konusunda çeşitli dönemlerde başta Madonna olmak üzere çeşitli kişilerle karşılaştırıldı. 2006 yılında Apayrı albümünü çıkardığında imajı Sibel Kekilli'ye, tek gözünü kapayan ve 1970'lerin sonlarındaki gibi hafif dalgalı olan saç tarzı Madonna'ya benzetildi.[181][182] "Hayrola?" şarkısının klibinin, Madonna'nın "Hollywood" ve "Give It 2 Me" kliplerini anımsattığı iddia edildi.[183] Benzetmelere, "İnsan insana benzermiş. [...] Benzetilmek beni rahatsız etmez. 'Benzetilmek için mi yaptınız?' dendiğinde çıldırıyorum. Saçımı kahverengiye boyattım, perçemimi uzattım; 'Sibel Kekilli'ye benzemeye çalıştı.' dediler." şeklinde yanıt verdi.[51] Aynı sıralarda Hürriyet için yazan Ebru Çapa, Yener'in sürekli karşı karşıya kaldığı benzetmelerle ilgili olarak köşesinde "Hande Yener, yatsın kalksın doğuştan iddialı ve iplemez bir tabiatla doğurduğu için validesine dua etsin. Yoksa, bu son albümle gelen, adamı 'benzetilmekten' bitap düşürmeye muktedir eleştiri yağmuru yüzünden kişilik bölünmesine, şizofreniye kaptırması bile mümkün olabilir insanın." yorumunu yaptı.[184]

2007'de "Romeo" klibinde ve bir konserinde Jennifer Lopez'in 2006 ECHO Ödülleri'nde giydiği kıyafetin aynısını kullandı.[185] 2009 yılından itibaren imajı birçok kez Lady Gaga ile karşılaştırıldı.[90][186] Bunun üzerine, her seferinde birine benzetilmekten bıktığını söyledi.[187] Gaga ile arasında yapılan benzetmeleri reddetti ve "Elektronik müzik dönemimde çok çılgınlık yaptım. O zamanlar Lady Gaga yoktu." sözlerini söyledi.[170][101] 2013 yılında Gaga'nın kıyafetlerinin tanıtıldığı bir moda haftasında şarkıcının giydiği kostümlerden biriyle podyuma çıktı, Gaga'dan "Dünyadaki bütün modacılar onunla çalışmak istiyor. Havaalanına bile gitse olay oluyor. Trend yaratan bir star." sözleriyle bahsetti.[188] Bu sanatçıların yanı sıra Björk, Cher, Katy Perry, Kim Kardashian, Kylie Minogue ve Rihanna'ya da benzetildiği oldu.[90][189][190] Akşam gazetesi, bu benzerlikler yüzünden Yener'in bir dönem "Taklitçi Hande" olarak anıldığını belirtti.[191] 2010 yılında "Sopa" klibi, Cheryl Cole'ün "3 Words" klibiyle benzer bulundu.[192] Aynı yıl Beyaz Show'daki performansında, daha önceden Minogue'un sergilediği balonlu şovun bir benzerini yaptı ve "Bodrum" klibinde, Minogue'un "Slow" klibine benzeyen sahnelere rastlandı.[193][194] İmajıyla Elle Stil Ödülleri'ne 2010 ve 2014 yıllarında aday gösterildi ancak ilkini Şebnem Ferah'a, ikincisini Atiye'ye karşı kaybetti.[195][196] 2014'te Mükemmel albümünün kapağında Rihanna'nın "Rude Boy" şarkısının klibinde giydiği altın yaldızlı kıyafeti kullandı. Daha öncesinde ise 2007'de, "Kibir" klibinde, Rihanna'nın "SOS" klibindekine benzer görüntülere yer vermişti.[197]

Diğer girişimleri

Gey ikonluğu

 
Yener, geylerle arasında güzel bir bağın olduğunu söyledi ve 2007'de gey ikonu seçildi.

2007'de Nasıl Delirdim? çıktıktan sonra Yener'e geylerin kendisini çok sevdiğiyle ilgili sorular yöneltildi. Şarkıcı, "Ben onların çok iyi birer müzik dinleyicisi olduklarını düşünüyorum. Onlar ağır eleştirseler de haklı eleştirirler, beğenileri de çok doğru yöndedir. Çünkü doğru dinliyorlar, iyi müzikten anlıyorlar. Bir müzisyen gibi hissediyorlar. Bunu inkâr etmek yanlış olur." sözleriyle geyler hakkındaki düşüncelerini açıkladı, ayrıca geylerle arasında güzel bir bağ olduğunu söyledi.[57][198] Aynı yıl Kaos GL tarafından yapılan anketle belirlenen Türkiye'nin gey ikonlarında en çok oy alan isim oldu. Derginin editörü Uğur Yüksel, Yener'in gey ikonu olarak seçilmesinde eşcinselleri sevdiğini açıklamasının etkili olduğunu bildirdi.[199] 2008 yılında Yener, Türkiye'nin Avrupa Birliği üyelik sürecini tamamlayıp birliğe katılabilmesi için siyasetçileri eşcinsellerin sorunlarını çözmeye davet etti.[198] Bir röportajında en çok gey barlara gittiğini belirtti ve geylerin müziğe olan bağlılığını öven açıklamalar yaptı.[200] Türkiye'de eşcinselliği konu alan Kraliçe Fabrika'da (2008) filminde gey ikonu rolünde konuk oyuncu olarak yer aldı, filmdeki bir geyin rüyasına girerek onunla konuştu.[201][202]

2009 yılında, İstanbul'daki Onur Yürüyüşü'ne katıldı ve Türkiye'deki eşcinsellerin haklarıyla ilgili şöyle bir açıklama yaptı: "Türkiye'deki eşcinsellere değer verildiğini sanmıyorum. Eşcinseller yokmuş gibi davranılıyor. Bu da çok üzücü bir durum. Onların da hakları var. Herkesin onların haklarını koruması gerekir. [...] Her ne ile karşılaşırsanız karşılaşın kendinizi sevmekten asla vazgeçmeyin. Özgürlükleriniz ve yarınlarınız için yola devam!"[203][204] 2010 yılında gey barlarda sahne almaya devam etti ve günün birinde geyler için şarkı yapabileceğinden söz etti.[205][206]

Hayırseverlik

2000 yılında Hande Yener, 17 Ağustos 1999 Gölcük depremi yardımı kapsamında İzmit'te yapılan ve MTV'de yayınlanan Late Night Show'a katıldı.[19] Aynı yıl Bizim Lösemili Çocuklar Vakfı'nı ziyaret ederek çocuklara hediyeler dağıttı.[207] Ağustos 2007'de Kalbimiz Sokakta Atıyor projesi kapsamında sahipsiz hayvanlar için Kuruçeşme Arena'da Ajda Pekkan, Candan Erçetin, Sezen Aksu ve Yaşar gibi isimlerle beraber konser verdi.[208] Mayıs 2009'da Lösemi ve Kanser Hastaları Sağlık Eğitim Derneği'nden bir üye, Disko Kralı'na katılarak lösemili çocuklar yararına bir konser organize ettiklerini, ancak destek göremediklerini söyledi. Bunun üzerine Yener programı arayarak yapılacak konsere katılma sözü verdi ve konserde sahne aldı.[209] Aynı yılın sonunda, Olay TV'deki Gecenin Rengi programının engellilere araba bağışı yapmak için düzenlenen bölümüne katılarak bağışların yapılmasına katkıda bulundu.[210] 2010 yılında, Greenpeace Türkiye'nin nükleer enerji karşıtı tutumuna destek vererek hükûmetten Türkiye'deki nükleer enerji planlarından vazgeçmesini istedi. Greenpeace'in kampanyası kapsamında çekilen bir videoda yer aldı ve "Türkiye'deki nükleer planlardan çok rahatsızım. Nükleer enerji dendiğinde aklıma pozitif hiçbir şey gelmiyor: Çernobil, nükleer sızıntı, nükleer atıklar, nükleer silahlar..." şeklinde bir açıklama yaptı.[211] Aynı yıl sonunda Radyo D tarafından düzenlenen Ormanların D'lisi, Yangınların Düşmanıyız projesi kapsamında fidan dikti ve "Bodrum" şarkısını proje için düzenleyerek "Orman" adıyla yeniden seslendirdi.[212] Aralık 2011'de Van depremi mağdurlarına yardım için İstanbul Şişli Belediyesi tarafından düzenlenen Van İçin Pop konserinde sahne aldı.[213] 2012'de ise Kuşadası'nda ihtiyaç sahibi öğrencilere yardım için sahneye çıktı.[214] Temmuz 2013'te Türkiye'nin doğusundaki altı okula destek olmak için başlatılan Her Kitap Bir Dünya adlı kitap toplama kampanyası için imza dağıtarak getirilen kitapların toplanmasında rol oynadı.[215] Mayıs 2014'te, Kanserli Çocuklara Umut Vakfı'nın düzenlediği Çocuklar Geleceğe Umutla Gülsün projesinin afişinde medikal maske takarak yer aldı ve 20 Eylül'de vakıf yararına imza günü düzenledi.[216][217] Aynı yılın 1 Ağustos günü Star TV'de yayınlanan Eyvah Düşüyorum programına, Tohum Otizm Vakfı'na yardımda bulunmak için yarışmacı olarak katıldı.[218]

Siyaset

Hande Yener, siyaseti sıkı bir şekilde takip ettiğini belirtmesine rağmen, çıkış yaptığı yıllardan itibaren uzun yıllar boyunca herhangi bir siyasi yaklaşım veya olay içinde yer almadı.[219][220] Ancak 2013 yılında Taksim Meydanı'ndaki çevre düzenlemesi sırasında ağaçların kesilmesine tepki olarak başlayıp büyüyen hükûmet karşıtı Gezi Parkı protestolarına oğlu Çağın ile katılarak göstericilerle birlikte yaşananlara tepki gösterdi. Olaylar yüzünden konserlerini de iptal etti.[221] Ardından, "yaratılmaya çalışılan hiçbir taraf ve bunlara ait organizasyonlarda yer almadığını, almayacağını" bildiren bir açıklama yaptı.[222] 11 Temmuz 2014'te, Türkiye Başbakanı Recep Tayyip Erdoğan'ın aday olduğu cumhurbaşkanlığı seçimleri kapsamında gerçekleştirdiği Vizyon Belgesi toplantısına çeşitli sanatçılarla birlikte katıldı. Yener'in ve diğer sanatçıların toplantıya katılımı, Erdoğan Hükûmeti karşıtları tarafından yapılan olumsuz eleştirilere maruz kaldı.[223] Karikatür dergisi Uykusuz, 17 Temmuz 2014 çıkışlı sayısına ön planda Yener olmak üzere diğer sanatçıları da kapak ederek toplantıya yapılan katılımı eleştirdi. Kapakta, "Bodrum"un sözleri değiştirilerek oluşturulan "Tayyip'e de gittik beraber! Ekmeleddin'i gogılladık... Sorun Selahattin'de değildi. Biz tam yalandık!" cümleleri yer aldı. Yener, karikatüre "özgürlüklerin yalan olduğunu" söyleyerek cevap verdi.[224] 29 Mart 2015'te verdiği bir röportajda, eleştirilerin kendisine hatırlatılması üzerine toplantıyla ilgili olarak "Ben kendimizi güzel ifade edip özgür olmayı ve iletişimde olmayı doğru buluyorum. Böyle bir iletişim gerçekleşti. Madem bu ülkenin pop starlarından biriyim, oraya gitmemi uygun görmemek de tutuculuk değil mi? Tutuculuğu beyinde bitirmeli." sözlerini söyledi.[219]

Başarıları

Hande Yener, kariyeri boyunca çalışmaları sayesinde çok sayıda ödül ve adaylık elde etti. Çıkış yaptığı yıl, Altın Kelebek Ödülleri'nden iki ödül elde ettikten sonra, 2008 yılında ve 2011 yılında bu ödüllerden Yılın Türk Pop Müziği Kadın Solisti kategorisinde ödül kazandı.[35] Sen Yoluna... Ben Yoluma... albümünün bir milyondan fazla kopya satması sayesinde 2000'li yıllarda Türkiye'de tek bir albümle bu satış rakamını geçen az sayıdaki sanatçıdan biri olarak kayıtlara geçti.[45] 2007 yılında İstanbul FM tarafından düzenlenen ödüllerden En İyi Pop Kadın Sanatçı ödülünü aldı.[35]

Türkiye Video Müzik Ödülleri'nde (eski adıyla Kral TV Video Müzik Ödülleri) birçok adaylık elde etti, ancak kendisi bunlardan yalnızca dört tanesini kazanabildi.[35][106][127][225] 2008 MTV Avrupa Müzik Ödülleri'nde En İyi Türk Sanatçı kategorisinde aday gösterildi fakat ödülü Emre Aydın'a kaptırdı.[226] 2009'da Avrupa Birliği Kalite Ödülleri tarafından Onur Ödülü'ne layık görüldü.[35] 2013'te 3. Pal FM Müzik Ödülleri'nde En İyi Sahne Performansı kategorisinde ödül kazandı.[227] Siyaset Dergisi Ödülleri'nden 2007, 2011 ve 2012'de Yılın Türk Pop Müzik Kadın Sanatçısı ödülünü aldı.[35][228][229]

Diskografi

Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol